Artık 20 ayını doldursada hatta memeden kesme zamanı gelsede ben hala içli içli 5 aylık meme bırakma acısı yaşıyorum içimde...
Aslında son zamanlarda bu kadar açığa çıkmasıda biraz Barış'tan geliyor...Şöyle ki yaz başında tanışıp şimdilerde neredeyse hergün görüştüğümüz arkadaşım ve Barış'tan 3 ay küçük olup emen oğlu asıl sebep...
İlk başlarda kavrayamadı galiba Barış ...
Bebekler 1 yaşından sonrasını hatırlarmışya geçen yakın zamanda hiç memeyle iletişimi olamadı oğlumun...Hatta 5.ayda bıraktık memeyi :(
Doğduğu günün gecesinde sürekli uyandı bebeğim.Hemşire "açlıktan uyumuyodur isterseniz biraz mama verelim"dedi.Çok kızdım o zaman süt gelirken mamada neymiş diye.Geçirmişler hep sezeryan doğumda bebeklerin geç emdiğini hatta emmek için normal doğum gününe kadar beklediğini söyler...Benim oğlumda rahatı yerinde olucakki 40 hafta yattı sıcacık yerinde hiç gelmeye niyeti olmayıncada sezeryanla gelmek zorunda kaldı miniğim...
Annemin doğum yaklaştığı haftalarda göğüslerine masaj yap tavsiyesinede uydum.Barış'ım kucağıma geldikten kısa süre sonra emzirmeyi göstermek için gelen hemşirede çok güzel sütümün geldiğini söyleyince benimde kendime güvenim gelmişti...
Ama küçük bi sorun vardı ki benim oğlum memede uyumaya bayılıyodu. Doğumdan sonraki gün taburcu olup eve geldiğimizdede istediği sıklıkta emdi ancak ertesi gün tekrar dr.a götürmek zorunda kaldık çünkü tahmin doğru çıktı ve oğlumuza sarılık teşhisi kondu.Bebeklerin doğumdan sonra yaklaşık 500gr kaybetmelerini bizim dr.umuz abartınca ve bizi başka şeylerlede korkutunca bide üzerine 3 günlük lohusa yeni anneye bebeğinin doymadığı emdikten sonra 30mlg mama doymazsa bi 30 mlg daha mama verin diye söyleyince başladı hayatımızdaki meme-mama dengesizliği...
Heralde sorsalar "hayatımdaki en büyük pişmanlığı" cevabım oğluma mama vermek olurdu...Pişmanım çünkü banyodan çıktığımda bile göğüs pedi koyana kadar şıkır şıkır akan süt varken;doğum yaklaştığında o kadar araştırdığım süt saklama yöntemlerini nasıl uygulamadım süt saklama poşeti nasıl almadım diye...İnsanın basiretinin bağlanması böyle bişey midir bilmem.Beni uyarmayan yakınlarım cabası tabii burda..
Oğlumada biberon kolay geldi tabii.İlk başlarda 2-3 saatte bir kalkardı emmeye bende saat kurar ondan önce kalkıp taze ılık süt olsun yine ememiycek diye uyur vaziyette süt sağmaya kalkardım.Sağ göğsümle kısa sürede doldurduğum biberonu sol göğsemden yarısını çıkartamamakta süt sağma ya da emzirme dönemlerimi çok zorlu geçirmeme neden oldu desem yeridir.Acaba gerçekten bebeğimi doyuramıyor muyum soruları yer bitirir yeni anneyi lohusalık psikolojisiyle...3ay meme-mama devam ettik.3 ayda işe dönmek zorunda olunca sabah biraz meme öğle aramda annem emzirmeye getirirdi yavrum beklerdi annesi gelsinde ezirsin diye 5dk.kalabilirse memede bana sevinç gelirdi.Çünkü unutmaya başlamıştı memeyi...Akşamlarıda emerse ne ala...iş saatlerinde dokunamadığımdan akşam evde sağabildiğimde gelirse ne ala...
Gelelim yine komşu arkadaşıma ve oğluna.Oğuz ne zaman hırçınlık yapsa huzursuzluk çıkarsa annesi "gel meme vereyim" deyince olay biter...Son bi kaç aydır bunu gören yani fark eden benim oğlumda ne zaman üzerimi değiştirirken soyunduğumda göğüslerimi görmekten son derece mutlu olmaya hatta koşarak dokunmaya çalışmaya başladı.Gerçi bu aralar dokunmayı bıraktık.Ama son olay;benim içimi koparan diyebileceğim olaysa Oğuz'un meme aldığı sırada yine aynı yaştaki başka bi arkadaşlarının da meme emmesiydi.Oğlum baktı kaldı onlara.Önce orda başını yasladı göğsüme.Sonra eve gelince V yaka açık bluzumdan göğsüme doğru değdirdi dudaklarını öper gibi...
Ne desem nasıl anlatsam daha 20 aylık çocuğuma arkadaşında olup onda olmayanı?Herhalde 2.çocuğum olduğunda bu hataları yapmıycak olsamda BARIŞ'ımla ilgili içimde kalıcak en büyük pişmanlığımdır... :..(((
0 yorum:
Yorum Gönder